Şehrimizde yine uçak satıcılarının bir fuarı var. Gazetelerde uçakların özellikleri ile bir sürü bilgi çıkıyor. Ünlü İngiliz şirketinin genel müdürü bizim cumhurbaşkanını ziyaret etmiş, Türkiye'nin uçağını birlikte yapalım demişler. Bu da İngiliz tilkiliği! Bu son iktidarın ilk günlerinden beri bu konu sürekli ısıtılıp masaya getiriliyor, özellikle bir seçim yaşanacaksa! İşin uzmanları tartışıyorlar, Türkiye hangi iş modeli ile uçak üretmelidir? teknolojiyi kimden alacak? peki uzman mühendis var mı? peki şimdiye kadar montaj üretimlerde çalışan işçi ve mühendisler bu yeni süreçte yer almayacak mı? Başka kanallarda defalarca yazdığım bir konu var. Bu konuyu papağan gibi tekrarlamaya devam edeceğim. Gelişme evrimsel bir süreçtir ve yönetimin sürekliliğini gerektirir. Yani biz 1. sanayi devrimini atlayarak bu dönemin gerektirdiği zihin modeli ve bilgi birikimini de atladık. Dünyaya sürekli farklı zihin modellere ile bakarak bir birikim oluşturamazsınız. Adamlar uçak yapmaya 2.sanayi devrinin başında başladılar. Biz tam üç tane sanayi devrimini ıskalayarak bu dönemde yapılan zihinsel gelişimi ve bilgi birikimini de ıskaladık. Şimdi 4.sanayi devriminden bahsediyoruz. (bir taraftan da yoğun bir dinci eğitim başlatıldı, çelişkiye bakın) Okumaya alfabeden başlanır. Biz şimdi önüne Orhan Pamuk kitabı konmuş ilkokul öğrencisi gibiyiz. Birisinden öğrenmeden ve bir süreci yaşamadan Orhan Pamuğu okuyamayız. Hadi okuduk, anlayabilir miyiz? işte yüksek teknoloji ürünlerini üretmek aynı şey. Dünya bunları kimler üretiyor? hep aynı gelişmiş ülkeler değil mi? bu bir tesadüf mü? şimdi 4.sanayi devrimi ile bizleri iyicene klasman dışında bırakmak istiyorlar. Belki de makinaların kölesi olacağız, kim bilir?Uçak özeline dönersek biz bu şansı 1950 öncesi elde etmişiz. Başlangıçta devlet desteği ile dönemin Türkiye'sine göre ciddi sonuçlar elde etmişiz. Bu konuda geri kalmışlığımızı yakalamak üzereyken başka olumsuz faktörler devreye girmiş. Ben burada bu dönemle ilgili bir şey yazmayacağım. Merak ederseniz farklı kaynaklardan okuyabilirsiniz. Maalesef ülke yönetmek çok zor bir iş. Politikacılarla olmuyor. vizyoner, dirayetli devlet adamları lazım.
Bir kaynak: http://blog.milliyet.com.tr/yerli-ucak-dosyasi--halki-alenen-kimler-aldatmaktadir--ucak-fabrikasi-1928-de-kapatildi-mi---2-/Blog/?BlogNo=499004
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder