Eski Türklerde, gökyüzü
tanrısal bir güç olarak kabul edilirdi. Geceyle gündüz kavga halindeydi. 21
Aralık tarihinin ardından günlerin uzamaya başlaması, kutsal kabul edilen
güneşin kavgayı kazandığı gün olarak kabul edilir ve bunun için şenlikler
düzenlenirdi. Bu kutlamalarda ‘Akçam’ denilen çam dalı kullanılır, o çam
dalının altına, Tanrı iyi insanlara iyi şeyler sunduğu için, hediyeler
konulurdu. Tanrı gelecek yıl iyi şeyler versin diye de, o çam dalına iyi
dilekleri simgeleyen bezler, süsler bağlanırdı. O gün aileler bir araya gelir,
yemekler yapılır, yenir, şarkılar söylenip, dans edilirdi.
NARDUGAN BAYRAMI AĞACI VE
KUTLAMALAR
Noel Baba’nın da yine Türk
geleneğinden günümüze geldiğini belirten Çığ, “Bugün Noel Baba olarak kabul
edilen yaşlı adamın, gökyüzü tanrısının kötü kardeşi yeryüzü tanrısı olduğuna
inanılır. 22 Aralık’ta onun bile iyi olmaya karar vererek, kapı kapı dolaşıp
hediyeler verdiği düşünülürdü. Noel Baba’nın kıyafetleri tıpkı Türk
geleneklerindeki kıyafetleri yansıtır. Bu adet, Hunlarla birlikte Avrupa’ya,
Hıristiyanlığın yaygınlaşmasıyla birlikte Hıristiyanlara geçti. Yılbaşı kutlama
geleneği, 325 yılında alınan bir kararla Hz. İsa’yı anmak için kullanılmaya
başlanmıştır”
Nardugan, Moğol dilindeki Nar (Güneş),
Türk dilindeki Tuqan (Doğan) sözcüklerinden oluşmuştur
Türk dilindeki Tuqan (Doğan) sözcüklerinden oluşmuştur
Nardugan, Roma’da Satürnalya,
Antik Yunan’da ise Dionysos Şenlikleri olarak kutlanan, Türklerde Güneş’in
Doğuşu anlamına gelen ve Ön Türkler’deki atalar kültü döneminden günümüze kadar
Orta Asya coğrafyasında Güneş kültü adına kutlanan bir bayramdır.
Her yıl 22 Aralık’tan sonra
gelen ilk dolunayda kutlanır. Bunun nedeni ise Türklerin eski inanışına göre
tıpkı Mısır mitolojisinde olduğu gibi gece ile gündüz sürekli savaşırlar ve 21
Aralık günü en uzun gecedir ve ardından Güneş daha çok görünmeye başlar, günler
uzar. Bu yüzden Türklerce Ay yılı esasına dayalı olarak 22 Aralık gününü
takiben ilk dolunayın çıktığı gün yeni yılın ilk günüdür.
Bu gün içinde tüm Türkler,
ölümsüzlüğün simgesi olarak kabul ettikleri ve Türk Mitolojisi’ne göre tüm
insanların türediği ağaç olan Akçaçam Ağaçları’nı süsler ve bu ağaçların
altında, çevresinde geleneksel oyunlar oynar, kopuz eşliğinde şarkılar söyler
ve eğlenceler düzenler.
Hıristiyanların İsa’nın doğuşu olarak kutladığı
Noel bayramı, çok eski Türklerin yeniden doğuş bayramıdır. Türklerin, tek
Tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yeryüzünün tam ortasında
bir akçam ağacı bulunuyor. Buna hayat ağacı diyorlar.
Kaynak: Muazzez İlmiye Çığ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder